Odessa Şehir Parkı 1803 senesinde Felix de Ribas tarafınca yapılmış. 1794’te şehir yeni yeni kurulurken Felix de Ribas bir arsa satın alarak kendisi için bir ev inşa etmek istemiş. Etmesine etmiş ancak evin tamamlanmasıyla beraber satın aldığı arsanın hala 220 dönüm boş alanı kalmış olduğunı öğrenmiş. Böylece boş kalan alanları ağaçlandırmaya karar vermiş. 12 yıl boyunca bahçesine fidanlar diken Ribas, bahçe bakımının pahalılığından yakınıp bahçeyi şehre bağışlamış. Derken özel mülk olmaktan çıkıp halka açılmış. 2000’li yıllara doğru Şehir Bahçesi düzenlenmiş ve bugünkü haline 2007 yılında kavuşmuş

Odessa şehiri üç ana meydan ile anılınca gezilip görülecek bölgeleri de hep bu meydanlarda konumlanıyor. Odessa’nın en eskisi olan güzel parkı Şehir Parkı, Deribasovskaya Caddesi’nin yanında yer alıyor. Tabiat ve sanatın iç içe olduğu bu parkta gezinize sakin bir soluklanma alanı yaratmanın yanı sıra aralıklarla sıralanan heykelleri de görmüş olacaksınız.

Odessa için çok önemli olan On İki sandalye Anıtı bu parkta yer ediniyor. Bunun dışında Kalp Heykeli ve ünlü sanatçı Leonid Utiosav’nın heykeli bulunuyor. Bahar ve yazları birçok eğlenceli aktiviteye ev sahipliği eden bu parkta festivaller, dans gösterileri, müzik gösterileri düzenleniyor.

Odessa Şehir Parkında geçirilen saatler süresince mis benzer biçimde ıhlamur kokuları içinde, yemyeşil ağaçların gölgesi ve temiz havasıyla yürüyüş yapıp dinlenebiliyorsunuz. Şehrin sakinleri tarafınca özellikle sabah ve akşamları spor yapmak için tercih edilen bu güzel park genelde yoğun oluyor. Yoğun olmasının yanında şehir gürültüsüne dair aslabir iz bulamıyorsunuz. Yeşillik, tarih ve bol miktarda rahatlık.

Tahmini 1000 metre uzunluğa sahip Deribasovskaya Caddesi birbirinden güzel kafe ve restoranlar, gece hayatı mekanları ve dükkanlar yer ediniyor. Alışveriş yapmak yada eğlenmek dışında bu caddede yapılabilecek en güzel aktivitelerden bir tanesi de SSBC döneminden kalma eski yapıları fotoğraflamak ve sokaklarda gezinmektir.

Deribasovskaya Caddesi, Odessa’nın ruhu diye tabir edilir orada yaşayan yerlilerce, aynı zamanda en hareketli ve keyifli caddesidir. Turistler kadar yerli halkın da çok ilgi gösterdiği bu caddeye hareketli bir atmosferin yanı sıra geçmiş dönemlere ait nostaljik havası da sinmiştir. Odessa’nın kurucusu Jose de Ribas tarafınca isimlendirilmiş olan Deribasovskaya Caddesi 1800’lü senelerden beri şehrin önemli caddesi olarak kullanılıyormuş.

Bu caddede yer alan birçok bina şu an otel olarak kullanılıyor. Deribasovskaya Caddesi tıpkı İstanbul’un İstiklal Caddesi şeklinde hareketli fakat fiyatlar çok daha uygun. Aslına bakarsanız Ukrayna geneli fazlaca ucuz olduğu için Deribasovskaya Caddesi’ndeki Odessa ortalaması üzerindeki fiyatlar dahi pek etkilemiyor.

Cadde boyunca birçok mekân görebileceğiniz aynı şekilde sokağın hemen yanında yer edinen park da Odessa’nın ilk parkı olarak biliniyor. Deribasovskaya’da dolaşırken bu parka ne olursa olsun uğrayıp içinde yer alan onlarca anıt heykeli görmek gerekiyor. Bahar aylarında çeşitli festivallere ev sahipliği eden bu caddenin hareketi hiç bitmiyor

Odessa’nın merkezi ana caddesi olan Deribasovskaya Caddesi yalnızca yayalara açık olduğundan burada trafikten, gürültüden ve tehlikeden uzak gezilebiliyor. Yeşillik ve tarihi binalar eşliğinde gezinmek şehri en güzel bulgu yöntemlerinden bir tanesi oluyor. Odessa’nın günlük yaşamına dair gözlemleri kolayca yapabiliyorsunuz.